İçeriğe geç

Gereksiz konuşmak ne demek ?

Gereksiz Konuşmak Ne Demek? – Kelimelerin Arasında Kaybolan Hikâyeler

Bazen bir sohbetin ortasında, karşımızdakinin gözleri uzaklara dalar… Biz hâlâ konuşuruz ama kelimeler artık bir anlam taşımıyordur. İşte “gereksiz konuşmak” tam da burada başlar: Anlamın olmadığı, duygunun kaybolduğu yerde… Bugün sana, bu konunun kalbine dokunan bir hikâye anlatacağım. Belki kendinden bir parça bulur, belki de bir daha konuşmadan önce iki kere düşünürsün.

Bir Kahve Kokusu ve Bitmeyen Cümleler

Yağmurlu bir sonbahar sabahıydı. Elif, en sevdiği kafede pencere kenarında oturmuş, kahvesinden minik yudumlar alıyordu. Yanında oturan Mert ise gözlerini telefon ekranına dikmiş, iş maillerine gömülmüştü. Aralarındaki sessizliği ilk bozan Elif oldu.

“Biliyor musun, dün markette çocukluğumdan kalma bir şarkı duydum. Aklıma annem geldi…”

Mert, gözlerini ekrandan ayırmadan, “Hı hı…” diye mırıldandı. Elif konuşmaya devam etti.

“Sonra düşündüm de, bazı anılar hiç eskimiyor. İnsan onlara tutunmak istiyor, değil mi?”

Mert yine kısa bir cevap verdi: “Evet… Haklısın.”

Elif’in içi burkuldu. Söylediği şeylerin ne kadar değerli olduğunu anlatmak istiyordu ama karşısındaki adam başka bir evrende yaşıyor gibiydi. Kelimeleri havada asılı kaldı, yere düşemeden kayboldu.

Çözüm Arayan Erkek, Anlam Arayan Kadın

Mert için konuşmak bir araçtı. Sorun varsa çözülmeliydi, gereksiz detaylara yer yoktu. Zihni stratejik çalışırdı; konuşmanın amacı sonuçtu. Elif içinse kelimeler bir köprüydü. Hisleri, bağları, anıları taşırdı. Bazen sırf içini dökmek için konuşur, bazen de sessizlikten korktuğu için…

İşte bu farklılık onların arasında görünmeyen bir duvar örüyordu. Mert, Elif’in sözlerini “gereksiz” olarak görürken, Elif de Mert’in sessizliğini “ilgisizlik” olarak algılıyordu.

Kelime Fazlalığının Sessizliği

Günler geçti. Elif anlatmaya, Mert kısaca cevaplamaya devam etti. Derken bir akşam, Elif’in sabrı taştı.

“Mert,” dedi, gözleri dolu dolu, “bazen seninle konuşmak, duvara konuşmak gibi hissediyorum. Hiçbir şey paylaşamıyoruz.”

Mert şaşırdı. “Ama her şeyi anlatıyorsun zaten… Ne eksik?”

“Anlatmak başka, anlaşılmak başka.”

O cümle, Mert’in zihninde yankılandı. O an anladı ki, Elif için konuşmak sadece söz üretmek değil, bir bağ kurma çabasıydı. O ise sürekli ‘gereksiz’ diye filtrelediği cümlelerin içinde sevgi çağrılarını kaçırmıştı.

Gereksiz Konuşmak mı, Gereksiz Susmak mı?

Birçok insan, kelime bolluğunu gereksizlikle eş tutar. Oysa bazen “gereksiz” görünen bir cümle, karşımızdakine “Buradayım, seni önemsiyorum.” demenin başka bir yoludur. Aynı şekilde, fazla konuşmak da bazen duygularımızın üzerini örter. Anlamı olmayan sözler birikir, sonunda iletişim kopar.

Gereksiz konuşmak; sadece çok konuşmak değildir. Bazen tam da olması gereken yerde susamamaktır. Bazen karşındakini dinlemeden sürekli kendi sesini duymaktır. Ve bazen de, kelimelerle duyguları boğmaktır.

Son Söz: Konuş, Ama Anlamla

Mert ve Elif sonunda birbirini anlamayı öğrendi. Elif, duygularını daha açık ve özlü anlatmayı denedi. Mert ise kelimelerin ardındaki mesajı duymayı… Artık konuşmalarında sessizlikler olsa bile, o sessizlikler bile anlam taşıyordu.

Gereksiz konuşmak, aslında kalpten uzaklaşmaktır. Kelimelerle bir şey inşa edemediğimizde, sadece ses üretiriz. Ama anlam kattığımızda, her kelime bir köprü olur.

Peki sen en son ne zaman birine gerçekten anlamlı bir şey söyledin? Yoksa hâlâ kelimelerin arasında kaybolmaya devam mı ediyorsun? 👀 Yorumlarda düşüncelerini paylaş, birlikte kelimelerin dansını konuşalım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort deneme bonusu veren siteler 2025
Sitemap
https://betexpergir.net/splash